Gıda ve İlaç İdaresi’nin devam eden izleme çabaları sırasında hazırlanan yeni bir raporda, ABD gıda arzında önemli düzeyde toksik ağır metal bulunduğu söylendi. Bebek mamaları da arsenik ve kurşun açısından en kirli olanlar arasındaydı.
FDA’nın raporu, gıda güvenliğini teşvik etmeyi amaçlayan anketinden besinler ve kirleticiler hakkındaki en son verileri analiz ediyor.
FDA raporuna göre gıda örneklerinin %15’inde kurşun, %43’ünde arsenik ve %61’inde kadmiyum bulundu.
Ajansın analizi ayrıca toplanan 384 bebek maması örneğinden %51’inin tespit edilebilir toplam arsenik seviyelerine sahip olduğunu buldu. Ajans, en yüksek arsenik seviyelerinin bebek gevrekleri, diş çıkarma bisküvileri ve atıştırmalıklar gibi ürünlerde bulunduğunu söyledi.
Ajans, FDA’nın temiz, kontamine olmayan örneklerin yüzde listesine göre, bebek mamasında örneklerin %65’inin kadmiyum, %21’inin kurşun ve %3’ünün cıva içerdiğini buldu.
Sağlıklı Bebekler Parlak Gelecekler’in (Healthy Babies Bright Futures) eğitim ve ulusal direktörü olan Charlotte Brody, federal kurumun pozitif vakaları abartıyor olabileceğinden endişe ettiğini söyledi.
Brody UPI’ye verdiği bir telefon röportajında, “Hiçbir gıdada kurşun, arsenik veya kadmiyum olmaması gerekiyor. Dolayısıyla, bunu bir zafer gibi göstermeleri çok rahatsız edici.” dedi. Ayrıca Brody, UPI’ye bebek mamalarındaki kirletici seviyelerinin endişe verici olmaya devam ettiğini de söyledi.
E-postada, “Test edilen tüm gıdalar arasında bebek mamaları, inorganik arsenik (tehlikeli tür) ile en çok kirlenenler arasındaydı ve tüm yiyeceklerin kurşun açısından en kirli olanıydı” dedi.
Bilim adamları, toksik ağır metallerin bebeklerin nörolojik gelişimini ve uzun süreli beyin fonksiyonlarını tehlikeye attığını söylüyor. Bebekler ve çocuklar, nörotoksik etkilere karşı en savunmasız canlı grubudur.
Brody, hükümetin en son bulgularının – ve olumlu dönüşlerin çoğunun – kirleticileri tespit etme yönteminden kaynaklanabileceğini de sözlerine ekledi. “Buradan yiyeceklerin çok daha iyi hale gelmesi sonucuna varılamaz. Sadece tespit sınırlarının ne olduğunu göstermektedir bu” dedi.
Brody, FDA’nın gıda kirleticilerinin tespiti için, test edilen bebek mamalarının %94’ünde bir veya daha fazla ağır metal bulan bir 2019 tarihli raporu yayınlayan grubundan daha yüksek bir seviye belirlediğini belirtti.
Brody, “Bunun bir kısmı FDA’nın daha yüksek tespit limitleridir ve bir kısmı gerçektir.” dedi ve ekledi: “Bu raporu, düzenlemelerin çalıştığı ve daha fazlasının olması gerektiği için okuduk” dedi. “Dikkatin olduğu yerde, yiyecekler eskisinden daha temiz olacaktır.”
Yeni FDA raporuna göre, en yüksek kurşun konsantrasyonları kabartma tozu, kakao tozu, bebek maması, tatlı patates, bebek maması, diş çıkarma bisküvileri ve sandviç kurabiyelerindeydi.
Kadmiyum konsantrasyonu en yüksek besinler ayçiçeği çekirdeği ve ıspanaktır. FDA, “Çoğu sebze örneğinde kadmiyum tespit edilirken, birçoğunun konsantrasyonu düşüktü” dedi.
En yüksek arsenik konsantrasyonuna sahip gıdalar; pişmiş morina, konserve ton balığı ve balık çubukları dahil deniz ürünleriydi.
1961’de başlayan ve 2013’te modernize edilen çalışma, çeşitli besin ve kirleticilerin konsantrasyonlarını ölçmek için perakende mağazalardan toplanan gıdaları kullanıyor.
FDA, “Toplam Diyet Çalışması Raporunu”, ajansın gıda güvenliği ve beslenme çabalarına öncelik vermesine yardımcı olacak “önemli bir araç” olarak tanımlıyor.
FDA’nın en son raporu, ajansın 2018’den 2020’ye kadar olan federal mali yıllara ait verileri analiz ederek, 305 gıda ve içecekten alınan 3,241 numuneyle hazırlanmıştır .
Bu tür bir izleme, ajansın bebekler ve çocuklar için gıdalardaki toksik unsurları azaltmak adına Nisan 2021’de açıklanan Sıfıra Yakın adlı eylem planının bir parçasıdır.
Brody, “İnsanların ne yediğine ve TDS’ye [toplam beslenme çalışması] bakmak her zaman FDA’nın çalışmalarının bir parçası olmuştur. Ancak bu çalışmanın bir parçası olarak bebek mamasına daha fazla şey eklediler” dedi.
2019 yılında FDA, devam eden diyet çalışmasının bir parçası olarak bebek mamalarından ek numune almaya başladı.
Ayrıca, Brody, gıda endüstrisinin kontaminasyona dikkat etmesinin ve bu konuda ne yapacağını keşfetmesinin de yardımcı olduğunu söyledi.
Örneğin, bebeklere göre pirinç lapasındaki arsenik sorulduğunda, muhafazakar gruplar bu tür gıda güvenliği sorunlarına hakkında “eskisinden daha düşük, çünkü işler daha iyiye gidebilir” demektedirler.
Brody, “Ancak her gün 10.000 bebek daha katı gıda yemeye başlıyor ve FDA’daki düzenleme hızının olduğundan çok daha fazla olması gerekiyor” dedi.
FDA’nın raporu, toksinlerin analizine ek olarak, gıdadaki belirli besin maddelerine de bakmaktadır (kalsiyum, iyot, demir ve potasyum). Yetersiz alımları sağlığı etkileyebileceği için halk sağlığını ilgilendiren etkenler olarak görülmektedir.
En yüksek kalsiyum konsantrasyonuna sahip yiyecekler Amerikan peyniri, bebek maması, diş kaşıma bisküvileri ve çok tahıllı bebek gevreği iken, en yüksek potasyum konsantrasyonuna sahip yiyecekler de patates cipsi, kuru üzüm ve protein tozuydu.
FDA raporunda, her sebze örneğinde kalsiyum, potasyum ve hemen hemen her örnekte demir tespit edilirken, meyve örneklerinin %90’ından fazlasında kalsiyum, demir ve potasyum tespit edildi.
FDA, 2017’de analiz ettiği gıdaların yaklaşık %70’inin son çalışmada kullanıldığını söyledi. Ancak soya sütü ve hindistancevizi sütü gibi Amerika Birleşik Devletleri’nde çok tüketilen bazı yiyecekler eklendi. Ciğer ve şerbet gibi bazıları ise kaldırıldı.
Gıda katkı maddesi güvenliğine odaklanan Washington merkezli Çevre Savunma Fonu’nun kimyasal politika direktörü Tom Neltner, UPI’ye FDA’nın “bu gecikmiş verileri” yayınlamasından memnun olduğunu söyledi.
Haziran ayında FDA, polikarbonat plastiklerde, metal kutu kaplamalarında ve gıda ile temas eden diğer malzemelerde bisfenol A kullanımının güvenliğini yeniden gözden geçirmeyi kabul etti ve bu da kimyasal üzerinde katı yeni sınırlamalara yol açabilir. Bu, Çevre Savunma Fonu tarafından yönetilen bir dilekçeye yanıt olarak geldi. Bu konuda karar 31 Ekim’de verilecek.
