Antibiyotik Direnci: Hayvanlarda Başlayan Sorun
Hayvanlar, dünya genelinde kullanılan antibiyotiklerin %70’ini tüketiyorlar. Günümüzde çiftçilik son derece mekanize edilmiş durumda ve sürülerin tamamına her yıl “her ihtimale karşı” antibiyotik enjeksiyonları yapılıyor.
Özellikle süt hayvancılığı sektöründe, meme enfeksiyonlarına veya sığır mastitisine karşı ucuz ve etkili bir koruma sağlamak için antibiyotikler yaygın olarak kullanılıyor. Ancak bu yaygın antibiyotik kullanımının büyük bir dezavantajı bulunuyor. İnekler, insanlarda bulunan birçok bakteriyi taşırlar ve zamanla bu bakteriler antibiyotiklere karşı direnç geliştirebilirler.
Bu direnç artışı, antimikrobiyal direnç (AMR) olarak adlandırılır ve Dünya Sağlık Örgütü tarafından küresel insan sağlığı için en büyük 10 tehdit arasında sayılır. Her yıl 1,25 milyondan fazla insan, HIV/AIDS veya sıtmadan kaynaklanan ölümlerin ötesinde AMR’nin doğrudan bir sonucu olarak hayatını kaybediyor.
Hayvan Antibiyotikleri Sorununa Doğal ve Etkili Bir Çözüm: İneklerin Bağışıklığını Güçlendiren Biyo-İlaç
Çiftçiler için mükemmel bir çözüm, hayvanları sağlıklı tutmak için antibiyotik kullanımını ortadan kaldırmaktır. İsrailli bir biyo-ilaç şirketi olan Mileutis, tam olarak bunu başardığını iddia eden tamamen doğal bir alternatif geliştirdi.
Şirketin CEO’su David Javier Iscovich, ürünlerinin daha güvenli, daha etkili ve ineklerin kendi sütlerinden elde edildiğini söylüyor, bu nedenle kullanımının tamamen güvenli olduğunu belirtiyor. Şirketin “Imilac” olarak adlandırılan ürünü, sütten elde edilen ve laboratuvarda işlenen peptitleri (küçük proteinler) kullanarak ineklerin bağışıklık sistemini güçlendiriyor.
Iscovich, “Antibiyotiklere göre daha güvenli, daha etkili ve süt endüstrisinde oyunun kurallarını değiştirecek bir ürünümüz var.” diyor. “Birleşik Krallık, Güney Amerika, Kuzey Amerika, Çin ve Hindistan’daki çiftçilerle görüşmeler yaptık ve bu ürünün gerçekten çığır açan bir şey olduğuna inanıyorlar.”
Her yıl sürülerine antibiyotik enjekte eden süt çiftçileri, bu ürüne geçebilirler. Şirketin kurucuları olan David Javier Iscovich ve epidemiyolog babası Dr. Jose Iscovich, şirketlerini İsrail’deki Rishon LeZion’daki Volcani Center Tarımsal Araştırma Organizasyonu’nda yürütülen orijinal araştırmalara dayandırdılar.
Iscovich, “Bu doğal bir çözüm ve bunun altını çizmek önemlidir. Ayrıca bu tür bir ürünün (ilaç ürünlerini değerlendiren) Avrupa İlaç Ajansı tarafından güvenli olarak kabul edildiğini belirtiyor.
Bu peptit, bağışıklık sistemini güçlendirir ve bakterilere ve patojenlere karşı savaşabilirler. Bu bakteriler ölürler, doğal bir süreç olarak yok olurlar. Bu ürünü süt endüstrisine uygulamaya başladık ve ayrıca bu uygulamaları diğer hayvan türlerine ve insanlara da yaymaya başladık. Şu an için detayları açıklayamam, ancak erken bilimsel testler insanlar üzerinde olumlu etkiler olduğunu gösteriyor.
Bu gelişme, bakterilere karşı savaşma yöntemimizde yeni bir çağı temsil edebilir ve şirket, “insanlar için doğal biyolojik ilaçlar geliştirme ve dünya çapında milyonlarca hayatı kurtarma” potansiyeline sahip olduğunu iddia ediyor. Peptidlerin tam olarak ne yaptığı ve bunu nasıl yaptığı, şirketin koruma altındaki “Coca-Cola sırrı” olarak adlandırdığı şeydir.
AMR ile ilgili endişeler artmış olsa da, antibiyotikler hala birçok mandıra çiftçisi için bir çözüm olarak görünüyor. Amerika Birleşik Devletleri’nde yaklaşık 100 milyon inek bulunurken, bunların doğal olarak %92’si antibiyotik alıyor. Bu antibiyotiklerin başlıca kullanımı, hastalıkları tedavi etmek yerine önlemek, büyümeyi teşvik etmek – daha fazla et üretmek – ve süt verimini artırmaktır.
Imilac ile İneklerin Sağlığını ve Süt Üretimini Artırın
Süt çiftçilerinin, toplum için gizli maliyetlere rağmen, yeni bir çözüme geçişi teşvik edecek bir neden bulmaları gerekiyor. Avrupa Birliği, 2030 yılına kadar hayvanlarda (genel olarak antimikrobiyaller olarak bilinen) antibiyotik kullanımını azaltmayı hedefliyor ve bu kullanımı enfeksiyon tedavisi olarak sınırlayarak önleyici bir uygulamayı minimize etmeyi amaçlıyor.



